16 Aralık 2013 Pazartesi

Campania 5. Bölüm: Ischia

Amalfi’den sonra tekrar Napoli’ye doğru yola çıktık. Amalfi’den Napoli’ye direk feribot ya da gemi seferleri yok. Sorrentine Yarımadası'nın kuzeyinde yer alan Sorrento’da aktarma yaparak yaklaşık 1.5 saat içinde Napoli’ye ulaşıyorsunuz. Bu gezimizde Sorrento’yu gezme fırsatımız olmadı, ancak limandan kıyılarının görüntüsüyle oldukça merak uyandıran bir şehir olduğunu söylemeliyim. Limandan asansörle 20 saniyede Sorrento şehir merkezine ulaşılıyor.

Sorrento’dan Napoli’ye giderken sağınızda Vezüv Dağı manzarası size eşlik ediyor. Campania’ya daha serin bir zaman diliminde gitmiş olsak Vezüv Ulusal Parkı'nı ve Pompei şehrini de gezmeyi isterdik. Ancak kavurucu sıcaklara denk gelen Campania bölgesindeki son günümüzü deniz kıyısında geçirmeyi tercih ettik. Napoli’ye döndüğümüz günün ertesi Ischia Adası’na giden gemiye atladık.

Gezimizin Ischia Adası bölümü spontane geliştiği için öncesinde herhangi bir araştırma yapma şansımız olmadı. Napoli’den kalkan gemiler Ischia Adası’nın Ischia ve Forio limanlarında duruyor. Adanın çevresinde birçok güzel kumsal bulunuyor. Limandan bindiğimiz otobüsle adanın çok kalabalık ve diğerleri kadar popüler olmadığını düşündüğümüz en güneyinde yer alan beldesi Sant'Angelo‘ya gittik. Burada küçük bir koyda yer alan Cava Grado kumsalından denize girdik.


Cava Grado

29 Kasım 2013 Cuma

Campania 4. Bölüm: Amalfi

Campania gezimizin Positano'dan sonraki durağı Amalfi’de sıra. Cerreto Dağı'nın eteklerine kurulmuş Amalfi şehri, etrafını saran sarp kayalıklar ve arkasında uzanan dağlarla eşine az rastlanan bir güzelliğe sahip. Amalfi bulunduğumuz Sorrentine yarımadasının güney kıyılarına adını veren şehir aynı zamanda.



Amalfi

9 Ekim 2013 Çarşamba

Campania 3. Bölüm: Positano

Positano, Campania gezimizin üçüncü durağıydı. Tekneyle Capri’den 40 dakika sürüyor. Yol boyunca uzaklaşan Capri Adası’nın, Gallo (Sirenusa) Adaları'nın ve anakarada uzanan dik yamaçların manzarası muhteşem. Tekneyle Positano’ya daha yaklaşırken eşine az rastlanır bir yer olduğunun farkına varıyorsunuz.


23 Eylül 2013 Pazartesi

Campania 2. Bölüm: Capri

İtalya Campania bölgesi gezimizin ikinci durağı Capri Adası’ydı. Napoli’den deniz otobüsü ya da feribotlarla yaklaşık 45 dakikada Capri’ye ulaşabilirsiniz. Varacağınız büyük limandan (Marina Grande) kalkan füniküler ile birkaç dakika içinde şehir merkezindesiniz.

Capri’de küçük limanın (Marina Piccola) bulunduğu kıyı adanın en güzel manzarasına sahip yerlerden biri. Capri’nin simgesi olan denizin içindeki kayalıklar (faraglioni) da Capri'nin bu güney kıyısında yer alıyor. Küçük bir plajı olmasına rağmen Marina Piccola, adada denize girmek için en çok tercih edilen yerlerden biri.



Ambassador Weber'den manzara


17 Eylül 2013 Salı

Campania 1. Bölüm: Tre notti a Napoli - Napoli'de üç gece

Napoli, köşe başlarındaki çöp dağlarına rağmen hayranlık uyandıran bir şehir. Kural tanımaz otomobil ve motorsikletlileri yayalara hayatı biraz zorlaştırıyor. Alışık olduğumuz bir mentalite ve hareketlilik şehre hakim. Tarihi şehir merkezindeki caddelerde turlarken kendimizi İstiklal'de yürüyor gibi hissettik. Sokakları yer yer Beyoğlu’ndan daha tenha ve ürkütücüydü ama yine de çok güzeldi.


Napoli'de neler yapılır?


Pizza yenir:

L'antica Pizzeria da Michele, “Ye Dua et Sev (Eat Pray Love)” kitabı ve filmiyle zaten dünyaya yayılmış olan ününe ün katmış. Lezzetin en basit ve sade halini sunan bu pizzacıda sadece iki çeşit pizza bulunuyor. Pizza Marinara, sadece domates soslu olan pizza. Pizza Margherita, domates soslu ve mozzarella peynirli olanı. Domates ve mozzarella dışındaki bütün malzemelerin gerçek pizzanın tadını gölgelediğini savunuyorlar. Odun ateşinde pişen bu pizzaların tanesi 4 Euro. Napoli'ye vardığımız akşam saatlerinde çok olmasa da önünde kuyruk vardı. İlerleyen saatlerde daha da kalabalıklaşıyordur. Garsondan numara alıp dışarıda bekliyorsunuz. Önceki grup çıkınca sizi grup halinde içeri alıyorlar. Biz daha otele uğramadan yolumuzun üstünde olan bu pizzacıya gittik. Beklemeyip paket yaptırdık, ama bekletmeden daha dumanı üstündeyken mideye indirdik. İncecik hamuru pizzanın ortalarına doğru neredeyse eriyip kayboluyor. Hamuru elle kabaca açılıp üzerine domates sosu sürülüp mozzarella parçaları atılmış. Yediğim en iyi pizzalardan biriydi kesinlikle. Ancak hamurunu fazla tuzlu buldum. Onun dışında pizza lezzetli ve malzemeler yerli yerindeydi. Özellikle domates sosunun lezzeti muhteşemdi.


Margherita @ L'Antica Pizzeria da Michele

11 Eylül 2013 Çarşamba

Maldivler'e giderken ...

Maldivler seyahatimizin üstünden aylar geçmesine rağmen hala güzelliğinin ve büyüsünün etkisindeyim. Eğer cennetten bir parça olan Maldivler'in abartıldığını düşünüyorsanız benim başta yaptığım hatayı yapıyorsunuz diyebilirim.

Önbilgi

Maldivler irili ufaklı yaklaşık 1200 mercan adasından oluşuyor. Bu adaların oluşturduğu halka şeklindeki atoll adı verilen 26 ada topluluğu, 90000 kilometrekarelik bir alana yayılmış.


21 Ağustos 2013 Çarşamba

Salzburg gezi notları

Geçtiğimiz Mayıs ayında Avusturya'nın Almanya sınırında bulunan güzel şehri Salzburg'u gezme fırsatı bulduk. Salzburg tarihi şehir merkezi 1996 yılından beri UNESCO Dünya Mirasları listesinde yer alıyor.

Üç gün süren gezimiz dolu dolu Mozart içerdi. Mozart’ın doğduğu ve büyüdüğü Salzburg’un her köşesinde Mozart’a ait bir detay bulmak mümkün. Bu vefalı şehir Mozart’tan belki de fazlasıyla faydalanmış. Mozart'ın doğduğu evi gezebilir, Mozart Cafe'de bir şeyler içebilir, Mozart’ın konser verdiği yerleri görebilir, Mozart ya da Amadeus otelde kalabilir, Mozart meydanında Mozart çikolatası yiyebilir ve Mozart heykelinin önünde fotoğraf çektirebilirsiniz.


11 Ağustos 2013 Pazar

Salzburg tatlı notları

Café Sacher

Salzburg'da iki farklı tatlı durağımız oldu. İlki bahçesi Salzach nehrine bakan Café Sacher. Adı üstünde orijinal Sacher turtasıyla meşhur bir cafe. Avusturya'da insanlar restorandan çok cafelerde buluşuyorlar. Cafe kültürü bu nedenle çok gelişmiş. Kahvelere Avusturya'nın güzel tatlıları eşlik ediyor. Genci yaşlısı oturup saatlerce sohbet ediyor ve tatlı tatlı tatlılarını yiyorlar. Café Sacher'de Sacher torte ve bademli Macar pastası (Esterhazyschnitt) denedik. Özellikle bademli pasta bir çok katmandan oluşan çok lezzetli ve hafif bir pastaydı.


Bademli pasta Esterhazyschnitt


8 Ağustos 2013 Perşembe

Bärenwirt, Salzburg

Bütün popülaritesine rağmen mütevaziliğini yitirmeyen işletmelerin hayranı olmamak elde değil. Bärenwirt işte onlardan biri. Çalışanların samimiyeti yapılan bütün işe ve pişen yemeğe de yansıyor. Bärenwirt’in Backhendl yani kızarmış pane tavuğu meşhurmuş. Kızarmış tavuklarında o kadar iddialılar ki menülerinde de detaylı bir şekilde anlatmışlar.


Triangel, Salzburg

Triangel klasik Avusturya-Macaristan mutfağı dışındaki lezzetler açısından da zengin bir menüye sahip bir restoran. Balık çorbası güzel dediler, balık ve deniz ürünlerinin her çeşidinin fanatiği olarak gezi listemize aldık. Salzburg’da ne balığı demeyin. Her ne kadar deniz balığının eline su dökemese de tatlı su balıkları da burada olduğu gibi ehil ellerde şahesere dönüşebiliyor. Triangel’in balık çorbası iki farklı nehir balığıyla hazırlanmış. Biri somon renkli alabalık (Almanca: Lachsforelle), diğeri ise ilk kez duyduğum ve tattığım beyaz etli balık „walla“.


7 Ağustos 2013 Çarşamba

Wilder Mann, Salzburg

Salzburg'un tarihi şehir merkezi sürprizlerle dolu, içiçe geçmiş küçük sokaklar ve avlulardan oluşuyor. Sessiz sakin ve serin bu avlularda çoğunlukla cafe ve restoranlar ya da ufak dükkanlar var. Şehirde büyülenmiş bir şekilde dolanırken bu avluların birinde restoran Wilder Mann'a rastladık.

Haftalık değişen menüsünde yer alan Viyana usulü dana şinitzel ve ana menüsündeki Salzburg usulü soğan soslu biftekten söyledik. Dana şinitzelin panesi görünüş itibariyle başarısız izlenimi verse de oldukça lezzetliydi. Eti yumuşacıktı. Denediğimiz Salzburg usulü soğan soslu biftek ise mükemmeldi. Yanında gelen tagliatelle biraz kuru ama etin sosuyla afiyetle yenilebiliyor. Almanya ve İsviçre’de de her ne kadar tasvip etmesem de etin yanında sunulan sade makarnalar ve yağsız pilavlar genelde etin sosuyla karıştırılarak yeniyor.





Salzburg usulü soğan soslu biftek
 

Stieglkeller, Salzburg

Stiegl’in kendi üretimleri olan biralarını başka restoranlarda deneyip beğenince restoranına da uğrayalım dedik. Stieglkeller, birçok büyük salondan oluşan koskoca bir restoran. Kalabalık turist grupları nedeniyle öğlen ve akşam yemeği saatlerinde rezervasyonsuz yer bulmanız zor.


Gasthaus Zwettler’s, Salzburg

Şehir merkezinde yer alan Gasthaus Zwettler’s Salzburg‘daki ilk durağımız oldu. Klasik menüsü dışında 3-4 çeşitten oluşan günlük menüsü de bulunuyor. Tarihi bir binada hizmet veriyor. Güzel havalarda oturabileceğiniz restoranın önündeki masalardan Mozart meydanına bakıyor.

Macaristan mutfağının en meşhur yemeklerinden dana gulaşı seçtik ilk olarak. Dana gulaş, “knödel” denilen ekmek topları eşliğinde servis ediliyor. Bayat ekmekleri değerlendirme amacıyla ortaya çıkan ekmek köftesi knödel’i günümüzde çok şık restoranlarda da denemeniz mümkün. Etli, sebzeli ya da meyveli knödel gibi birçok çeşidi var. Ama knödel deyince akla ilk sadece ekmekten yapılanı geliyor (Almanca: Semmelknödel). Çok lezzetli bir buluş olduğunu söyleyemeyeceğim. Denemediyseniz çok şey kaçırmadınız. Knödel dışında gulaş ile birlikte salatalık turşusu ve yağda kızarmış yumurta sunuluyor. Zwettler’s dana gulaş konusunda oldukça başarılıydı. İri iri doğranmış dana etleri çok lezzetli ve yumuşaçıktı. Etin sosu tek kelimeyle muhteşemdi.


19 Temmuz 2013 Cuma

Dağların Kraliçesi Rigi

Geçtiğimiz haftasonu uzun süredir gitmek istediğimiz Rigi'deydik. Arkadaşlarımızın tavsiyeleri üzerine Rigi'yi bir süre önce gezi planımıza almıştık.

Gitmeden önce yapılacak hazırlıklarla başlayalım.

- Rigi'nin internet sitesinden bütün detaylı bilgilere ulaşılabilir.
Bu sayfadan farklı güzergahlar hakkında bilgiler edinip gezinizi en ideal şekilde planlayabilirsiniz.
- Turist ofislerinde bulabileceğiniz ücretsiz Rigi rehberinden edinilir.
Rigi rehberi kısa ve yararlı bilgiler içeriyor. Biz Zürih ana tren garindaki turist ofisinde tesadüfen görüp aldık. Turist ofislerinin dışında tren biletlerini alacağınız İsviçre Demiryolları (SBB) gişelerinde de bulunuyor.

Rigi rehberi

15 Temmuz 2013 Pazartesi

Lily's, Zürih

Zürih'te gittiğim ilk Uzakdoğu restoranı olması nedeniyle gönlümde ayrı bir yeri vardır. Seneler sonra geçen ay yeniden ziyaret etme fırsatımız oldu. Langstrasse üzerinde, şehir merkezine yaklaşık 15 dakika yürüme mesafesinde bulunuyor. Tramvay ya da otobüsle de ulaşmanız mümkün. Menüsünde genel olarak Tayland yemekleri bulunan Lily's, Vietnam, Hint, Japon ve Pakistan mutfaklarına da yer vermiş.

Bai Kapao


12 Temmuz 2013 Cuma

Zürih'te uygun fiyata yemek

İsviçre'nin diğer birçok şehri gibi Zürih de fiyatların yüksek olduğu bir şehir. Şık olmayan ortalama bir restoranda maliyeti çok da yüksek olmayan pizza, makarna, wok gibi yemeklere yaklaşık kişi başı 20-40 CHF civarında bir para ödersiniz. Bu yazıda ortalama bir restorana göre daha uygun fiyata yemek yiyebileceğiniz birkaç alternatif sunmak istiyorum.


Manora restoran


Manor alışveriş merkezinin en üst katında bulunan restoranında tavuk, kırmızı et, balığın yanında açık büfeden istediklerinizi seçerek tabağınızı oluşturuyorsunuz. Açık büfesinde sebzeli gratinler, çeşitli haşlanmış sebzeler, makarna, pilav ve salatalar bulunuyor. Tavuk şinitzel ve açık büfeden tepeleme aldığınız sebze, makarna ve salataların bedeli 11.50 CHF. Tavuk yerine kırmızı et veya balık tercih ederseniz bu fiyata 3-5 CHF ekliyorsunuz.

Blogumda İsviçre dağlarına yer vermemi isteyen arkadaşımın isteğini gerçekleştirmek de bugüne kısmetmiş.


Dağlar

5 Temmuz 2013 Cuma

Zürih'te Brunch: Maison Blunt

Maison Blunt, Zürih'te çok sevilen restoranlardan biri. Sadece brunch için değil, öğlen, akşam yemeği ve gece birşeyler içmek için de gidebileceğiniz günün her saati dolu bir mekan. Menüsünde Fas mutfağından örnekler çoğunlukta. Dekorasyonunda da Fas esintilerine yer verilmiş. Bir köşesi kısa, küçük iskemleler, sedirler ve tepsi masalardan oluşuyor. Arka tarafında güzel havalarda yemek yiyebileceğiniz hatta nargile içebileğiniz küçük bir bahçesi de bulunuyor.

Brunch için burayı tercih etme sebeplerimizden birisi humus, babaganuş, kırmızı biberli feta peynirli mezelerini başarılı bulmamız ve brunch için de iyi bir seçenek olduğunu düşünmemiz. Mekan sahibi de bizimle aynı fikirde olmalı ki, oryantal kahvaltı tabağında da humus ve kırmızı biberli peynir mezelerine yer vermiş. Biz genelde meze olarak ayrı ayrı sipariş etmeyi tercih ediyoruz, çünkü kahvaltı tabağında oldukça küçük porsiyonlarda geliyor. Tek kişi için kahvaltı tabağı tercih edilebilir, ancak birkaç kişi için ortaya söyleyip paylaşmak daha mantıklı.


Humus

2 Temmuz 2013 Salı

Strazburg gezi notları

Strazburg gezisinin bu son bölümünde gezilecek yerleri ve yapılacak şeyleri özetlemeye çalıştım. Strazburg'un tarihi şehir merkezi 1988 yılından beri UNESCO dünya mirasları listesinde yer alıyor.


La petite France


Ortaçağ mimarisine sahip yarı ahşap evlerin ve daracık sokakların oluşturduğu hayranlık uyandıran bir bölge. Hemen yanıbaşından geçen Ren Nehri’nin kanallarıyla sarmalanmış, küçük köprüleri, ufacık dükkanlarıyla görülmeye değer bir yer. Meydandaki "La Corde à Linge"de Fransız peynirleri eşliğinde şaraplarınızı yudumlarken Petite France’ın keyfini çıkarabilirsiniz.

La Petite France

1 Temmuz 2013 Pazartesi

Strazburg yemek notları 3. Bölüm: Çikolata, dondurma, şeker

Bahsedeceğim yerler Strazburg'da da karşımıza çıkan, ancak çoğu Fransa'nın birçok şehrinde hatta başka ülkelerde de şubesini bulabileceğiniz mekanlar.

Amorino


Tatlı fanatiği sayılmam. Ama dondurmanın yeri bende ayrıdır. İlk defa Nice'de denediğim bu dondurmacı, sadece Fransa'da değil İtalya, Almanya, Avusturya, İspanya, İngiltere gibi ülkelerde de şube açmış. Fabrikasyon dondurmaya göre kalitesi bence şaşırtıcı derecede iyi. Fiyatı da oldukça uygun. Ülkeden ülkeye farklılıklar gösterse de küçük külah 2-3 Euro civarında.



29 Mayıs 2013 Çarşamba

Strazburg yemek notları 2. Bölüm: Au Pont Saint Martin ve diğerleri

Cumartesi öğleden sonra Colmar'dan Strazburg'a vardığımızda birşeyler atıştırmak için bir restoran aradık. Strazburg 1. Bölüm'de bahsettiğim restoranların çoğunun kapalı olduğu öğlen ve akşam yemeği saatleri arasına denk geldiğimiz için fazla bir seçeneğimiz yoktu. Biz de bir önceki Strazburg gezimizde "Petite France"da bulduğumuz ve beğendiğimiz Au Pont Saint Martin'e gittik. Burası her daim oldukça kalabalık 3 katlı ahşap bir restoran. Amacımız birşeyler atıştırmakken kontrolümüzü biraz kaybettik.


İlk olarak Alsas usulü salyangozlardan ısmarladık. Sarımsak ve maydanoz soslu salyangozları çok lezzetli buldum. İlk kez denediğim için karşılaştırmam mümkün değil, ama gerçekten lezzetli ve kaçırılmaması gereken bir spesiyal olduğunu düşünüyorum. Salyangoz mevsimi geliyor diye sevinen Portekizli arkadaşlarımızı daha iyi anlıyorum.




24 Mayıs 2013 Cuma

Strazburg yemek notları 1. Bölüm: Chez Yvonne

Restoranların bu kadar uzun süre kapalı olduğu başka bir şehir daha hatırlamıyorum. Yanlış anlaşılmasın. Öğlen ve akşam yemeği arasındaki saatlerde kapalı olan, haftada 1-2 gün hizmet vermeyen yerlere saygı duyuyorum. Genelde en iyi restoranlar da onlar oluyor. Ama bizim gibi sadece birkaç günlüğüne geldiyseniz istediğiniz yerlerde yiyemeden dönüyorsunuz maalesef.

Daha önceki gezimizde yiyemediğimiz Chez Yvonne'da bu defa yemek yemeyi başardık. Cumartesi öğleden sonra Strazburg'a vardıktan sonra şehri turlarken karşımıza çıktı. Hemen girip Pazar günü için rezervasyon yaptırdık. Chez Yvonne gibi meşhur yerlere çoğunlukla bir gün önceden rezervasyon yaptırmak da mümkün olmuyor. Biz öncesinden planmadığımız için işimizi şansa bıraktık, ama gitmeden internetten rezervasyon yaptırmanız da mümkün.

Chez Yvonne


Chez Yvonne, Alsas mutfağının örneklerini sunan, duvarları Jacques Chirac, Nicolas Sarkozy, Boris Yeltsin, Helmut Kohl, Gerhard Schröder gibi burada yemek yemiş devlet adamlarının, ünlü Fransız aktör ve şarkıcıların imzalı fotoğraflarıyla dolu şirin iki katlı bir restoran.

22 Mayıs 2013 Çarşamba

Colmar gezi notları

Basel'den trenle 40 dakika, Zürih’ten ise 1 saat 30 dakika uzaklıktaki hoş sürprizlerle dolu, Alsas gezimizin ilk durağı Colmar'da sıra. Daha önce Strazburg’a giderken trenle önünden geçtiğimiz ama gezmeye vakit ayırmadığımız Colmar'ı, bir arkadaşımızın tavsiyeleri sonucunda bu defa gezi planımıza aldık. Bu gecikmeli ziyaretimizin yarattığı pişmanlığı azaltması adına gezi notlarımızı sıcağı sıcağına sizinle paylaşmak istedim.





Alsas'ın sembolleri


Colmar tren garı ile şehir merkezi arasındaki mesafe yürüyerek yaklaşık 15 dakika sürüyor. Yolun uzunluğu bizi oldukça sabırsızlandırdı. Merkeze vardığınızda buna değdiğini siz de göreceksiniz. Hemen garın yakınındaki turist ofisini kaçırırsanız sonu gelmeyen tabelalar yardımıyla şehir merkezindeki ofisine de gidebilirsiniz.

Alsas bölgesinin bu pek bilinmeyen şirin kentinde sizi bekleyen sürprizlerden biri ise küçük Venedik şehri. “Petite Venise” adındaki bu bölge rengarenk evleri ve nehir kıyısındaki balkonlarıyla görülmeye değer. Bütün şehir merkezi gibi burası da çok iyi muhafaza edilmiş.




Petite Venise

21 Mayıs 2013 Salı

Liguria gezisi 2. Bölüm: Portofino-Rapallo-Cenova

Portofino-Rapallo


Cinque Terre'de geçirdiğimiz iki gecenin ardından dönüş yolumuzun üzerindeki Rapallo'ya doğru yola çıktık. Rapallo aşağı yukarı La Spezia ile Cenova arasında kalıyor, La Spezia'dan trenle 40 dakika sürüyor. Şirin bir Liguria kıyı kenti olan Rapallo'yu seçmemizin başlıca sebebi Portofino'ya yakın olmasıydı. Rapallo'da deniz kenarında geçirdiğimiz günün ardından akşam üzeri Portofino'ya giden gemiye atladık. Portofino'ya trenle ulaşmanız mümkün değil. Otobüs ve gemi seferleri var. Cenova'dan Portofino'ya günübirlik gemi turları düzenleniyor. Cenova'dan gelecekler için daha kısa süren bir diğer ulaşım alternatifi ise Cenova'dan Santa Margherita Ligure'ye trenle gidip, oradan gemi ya da otobüsle Portofino'ya varmak.


Portofino



16 Mayıs 2013 Perşembe

Liguria gezisi 1. Bölüm: Cinque Terre

Cinque Terre beş ülke anlamına geliyor. İtalyan Rivierası’nda Punta Mesco ve Punta di Montenero arasında kalan 12 km uzunluğundaki kıyı şeridini kapsıyor. Kuzeybatıdan güneydoğuya sırasıyla Monterosso al Mare, Vernazza, Corniglia, Manarola ve Riomaggiore isimli beş küçük köyden oluşuyor. 1997 yılında Cinque Terre, Porto Venere ile birlikte UNESCO Dünya Kültür Mirası listesine alınmış. Bu beş köyden dördü direkt deniz kenarında yer almakta. Corniglia ise denizden 100 metre yükseklikteki kayalığın üzerine kurulmuş. Bir köyden diğerine patika yollardan yürüyerek ulaşmak mümkün. Köyler arasındaki yürüyüş yolları toplam 11 km uzunluğunda.

Yaklaşık yürüyüş süreleri ise şöyle:

Monterosso al Mare’den Vernazza’ya 1 saat 30 dakika
Vernazza’dan Corniglia’ya 1 saat 30 dakika
Corniglia’dan Manarola’ya 1 saat
Manarola’dan Riomaggiore’ye 30 dakika (Aşk Yolu - Via dell’Amore)

Yürüyüş yollarını kullanmak için de bilet almanız gerekiyor. En rahat olanı trenlerde de geçerli olan 1-3 günlük ya da bir haftalık biletlerden almak ("Cinque Terre card"). Yürümek istemezseniz köyler arasında oldukça sık tren seferleri var.


Daha büyük bir haritada görüntüle!

8 Mayıs 2013 Çarşamba

Vejeteryan büfe Hiltl, Zürih

Hiltl, dünyanın en eski vejeteryan restoranıymış. Uzakdoğu, Akdeniz, Meksika ve daha birçok mutfaktan örneklere yer veren zengin bir büfeye sahip. Büfeden istediğinizi seçip tarttırarak alıyorsunuz. Büfe dışında à la carte restoran bölümü de bulunuyor. Gündüzleri vejeteryan restoranı, geceleri club olarak hizmet veren ilginç bir mekan.


5 Mayıs 2013 Pazar

Zürih'te Uzakdoğu yemekleri 2. Bölüm

Nooch


Yemek yelpazesi çok geniş bir Uzakdoğu restoranı. Japonya, Çin, Vietnam, Tayland usulü yemekleriyle zengin bir menüsü var. Sushi, Tayland usulü köri, çeşitli noodle ve pilavlı yemeklerini deneyebilirsiniz.

Benim favorilerim zencefilli biftek, ızgara ördek, sepyalı-karidesli ve tavuklu noodle. Menüsündeki çeşitlilik nedeniyle farklı zevklere hitap edebildiği için kalabalık gruplar için de uygun bir seçim. Abaton sinemasının hemen yanında olması nedeniyle de sinema öncesi veya sonrasında yiyebileceğiniz bir yer.


2 Mayıs 2013 Perşembe

Zürih'te İtalyan mutfağı eşliğinde bahçe keyfi

Frascati

Zürih Gölü kıyısında Bellevue'ye 5 dakika yürüme mesafesindeki bir İtalyan restoranı. Pizza, makarna, risotto ve et yemek seçenekleri bulunuyor. Manda mozzarella peynirli pizzalarını ve ızgara bonfilesini denemenizi tavsiye ederim.


Frascati

21 Nisan 2013 Pazar

Konstanz gezi notları

Konstanz, Konstanz Gölü kıyısında yer alan, İsviçre ile komşu olan bir güney Almanya şehri.


Ne yapılır?


Konstanz’ın tarihi şehir merkezi gezilir. Çoğunlukla yaya yollarından oluşan merkez yürüyerek gezmek için ideal. Katedralin kulesine tırmanıp şehir ve Konstanz Gölü'nün manzarasını izleyebilirsiniz.




18 Nisan 2013 Perşembe

Outback Lodge – Avustralya mutfağı, Zürih

Zürih’te en sık uğradığımız restoranlardan biri Outback Lodge. Winterthur’da da bir şubesi bulunuyor. Beş sene öncesine kadar yemek ve servisi daha iyi bir restorandı. Ne kadar doğru bilmiyorum ama el değiştirdiğini duydum. Bazen bizi servisinin yavaşlığıyla ve yemek kalitesiyle hayal kırıklığına uğratsa da hala severek gittiğimiz bir yer.


Acılı tavuk kanatları, baharatlı patates, Foster


17 Nisan 2013 Çarşamba

Bahar festivali Sechseläuten

Baharın gelişi kutlandı Zürih’te. Sechseläuten denilen bu kutlama Nisan’ın 3. Pazartesi’ne denk geliyor. Saat 15:00’de loncaların ve orkestralarının yürüyüşleri başlıyor. Zürih'ten 25 loncanın dahil olduğu bu büyük organizasyona katılan yaklaşık 3500 kişi, kostümler ve üniformalar içinde yürüyerek, atların üstünde ya da at arabalarının içinde Bahnhof caddesi ve Limmatquai’den geçip Bellevue’deki Sechseläuten meydanına ulaşıyorlar. Saat 18:00 olduğunda kışı sembolize eden kardan adam Böögg bu meydanda ateşe veriliyor. Kafası ne kadar erken patlarsa o kadar güzel bir yaz geçeceğine inanılıyor. Geçtiğimiz sene 12 dakika dayanabilen Böögg, bu sene 35 dakika 11 saniyeyle tarihindeki bizim için en kötü, kendisi için en iyi üçüncü derecesini yaptı :).


14 Nisan 2013 Pazar

7 yer 7 ev

Balkon sezonunu açtık. Bugün pazar kahvaltımızı güneşin altında balkonda yaptık. Sonunda Zürih'e de bahar geldi.

Bahçelerde, teraslarda, balkonlarda, ağaçların altında, güzel çiçeklerin yanıbaşında yemek yiyebileceğimiz bol güneşli bir yaz olsun.



Santorini, Yunanistan


13 Nisan 2013 Cumartesi

Zürih'te Uzakdoğu yemekleri

Dapur Indonesia


Yediğim en lezzetli Uzakdoğu yemeklerini yapan yerlerden biri. Endonezya restoranı Dapur şehir merkezine tramvayla 10, trenle 5 dakika mesafedeki Oerlikon'da bulunuyor.

Salı'dan Cuma'ya öğlenleri de açık. Öğlen menüsünde her gün değişen 3 farklı seçenek bulunuyor. Pazartesi'den Cumartesi'ye akşamları hizmet veren restoranın akşam menüsünde ise ana yemekler 20 ile 30 Frank arasında değişiyor. Pazar tüm gün kapalı.

Yer fıstığı soslu tavuk şişi ve mum fındığı (ing. candlenut) soslu jumbo karidesini tavsiye ederim.


Dapur Indonesia


8 Nisan 2013 Pazartesi

Fatih yemek turu 1. Bölüm

Öz Kilis Kebap ve Lahmacun Salonu:


Fatih yemek turuna çocukluğumdan beri lahmacunuyla ve kebabıyla karnımı defalarca doyuran Öz Kilis'le başlamak istiyorum. Babam bir sokak ötede olan bu küçük lahmacuncudan genelde eve paket yaptırırdı. Son yıllardaki İstanbul ziyaretlerimde lokantasında da oturup yeme fırsatı buldum birkaç kez. Birçok meşhur müessesede olduğu gibi duvarı orayı ziyaret eden ünlülerin fotoğraflarıyla dolu, ara sokakta yer alan küçük mütevazi bir mekan.

Klasik soğanlı lahmacun bilinir sevilir de, bir de sarımsaklı lahmacunları var, onu da denemeniz lazım. Ama benim tercihim sarımsağı da çok sevmeme rağmen soğanlı lahmacunudur. Hemen yanıbaşınızda lahmacunun hazırlanışını ve pişirilişini izlersiniz.

23 Mart 2013 Cumartesi

İsviçre'de market alışverişi

Bu yazıda özellikle İsviçre'ye yeni taşınmış kişilere ya da İsviçre'yi ziyaret edeceklere faydalı olabileceğini düşündüğüm birkaç ürün önerisine yer vermek istedim. Yazının sonunda da İsviçre’deki marketler hakkında kısa bilgiler bulunuyor.

Hamur işleri

  • Taze ravioli ve tortellini:

Bu italyan mantılarını birçok markette bulabilirsiniz. Paketlenmiş olanlardan çok açık olarak satılanlardan tercih etmenizi öneririm. Daha taze ve lezzetli oluyor. Etli, mantarlı, ıspanaklı-ricottalı, fesleğenli-parmesanlı ve daha birçok başka çeşidi bulunuyor.



Ravioli (Globus)


22 Mart 2013 Cuma

7 adımda Santorini

1. Oia'da güneşin batışını izleyin


Adanın kuzeyinde yer alan Oia, Santorini'nin en meşhur yerleşim yeri. Adanın başkenti Fira'ya 11 km uzaklıkta. Santorini deyince akla ilk gelen mavi kubbeli kiliseleri ve bembeyaz evleriyle sarp kayalıkların üzerine kurulmuş. Palia ve Nea Kameni volkanik adaları ile Thirassia adasına bakıyor.



18 Mart 2013 Pazartesi

Mykonos gezi notları

Nerede kaldık? Ne yedik?



Mykonos’ta kaldığımız iki gece Platis Gialos koyundaki Otel Acrogiali'de konakladık. Otelin bu koyda birkaç otelle paylaştığı sakin bir kumsalı var. İlk gün akşama doğru vardığımızda otelin hemen kumsaldaki restoranında yemek yedik. Yunan döneri (gyros) denedim ve pek de memnun kalmadım. Yemek yelpazesi geniş bu tip otel restoranları için durum çok da şaşırtıcı değil.

Ama genel olarak otelden memnun kaldık diyebilirim. Hemen önündeki iskeleden meşhur Paradise Beach’e tekne seferleri var. Otobüsle merkeze ulaşım çok kolay. Otele ait şezlongları ve kumsalıyla çok şirin bir koyda yer alıyor. Odalar çok konforlu olmasa da idare eder. Kahvaltısı otel standartlarına göre gayet iyi.




Acrogiali'nin kumsalı
 

Akşam otelin hemen yanındaki sokaktan kalkan otobüsle 4 km uzaklıktaki Mykonos şehir merkezine (Chora) gittik. Küçük Venedik denilen kıyı şeridi, dar sokakları, bembeyaz evleri ve değirmenleri ile çok büyüleyici bir ada. Bu kadar turistik olmasına rağmen restoranları genel olarak pahalı değil. Türkiye’deki gibi, barlarda içkiler ve kokteyller yemeklere oranla çok daha pahalı.



16 Mart 2013 Cumartesi

İsviçre gölleri

Zürih Gölü:


Zürih Gölü'nün (İsviçre Almancası: Zürisee) büyük kısmı Zürih Kantonu içinde yer alır. Kalan kısmı ise St. Gallen ve Schwyz Kantonları'yla çevrilidir.

Yaz aylarında kıyısındaki park ve bahçelerde uzanılır, top oynanır, mangal yapılır, göle girilir. Halka açık parklar dışında duşu, kabinleri, iskelesi olan tesislerden günlük 7 Frank karşılığında faydalanılabilir.




Zürih Gölü


14 Mart 2013 Perşembe

Zürih klasikleri

Zeughauskeller'de Kalbsgeschnetzeltes ve Rösti:


Zeughauskeller Zürih'e gelen misafirlerimizi götürdüğümüz tipik İsviçre mutfağını tadabileceğiniz çok eski bir restoran. Benim de favorim olan Zürih usulü kremalı, mantarlı dana etinin (Almanca: Zürcher Kalbsgeschnetzeltes) yanında rendelenip tavada kalıp halinde pişirilmiş patates (Almanca: rösti, İngilizce: hash browns) servis ediliyor.


Zürih usulü dana ve rösti


13 Mart 2013 Çarşamba

Malaga insanı yemekle avutur

Endülüs gezimizin diğer duraklarından biri olan Malaga, her ne kadar deniz ve kumsalı konusunda bizi hayal kırıklığına uğratsa da yemek açısından yüzümüzü güldürdü.

 

Tapeo de Cervantes:


Tapeo de Cervantes'e olan hayranlığımı yeterince ifade edememekten korkuyorum. 5-6 küçük masadan oluşan küçücük bir mekan. Arjantinli dünya tatlısı bir garsona sahip. Menüleri yalnızca İspanyolca. Garson her bir masaya teker teker açıklıyor menüdeki yemekleri ve de çok iyi İngilizce konuşuyor. Şarabın yanında önden ikram edilen yeşil zeytin de dahil herşeye bayıldık. Burada da İspanya'daki birçok restoranda olduğu gibi yemeklerin birçoğunu tapa, yarım ve tam porsiyon şeklinde ısmarlayabiliyorsunuz.

Izgara ton fileto, tatlı patates ve karnıbahar püresi eşliğinde sunuluyor. Somon filetoya ise siyah pirinçli risotto ve mercimek püre eşlik ediyor. İspanyol omleti (tortilla), ançüez, ızgara sübye ve kızarmış karides gibi daha klasik tapalar da mükemmel.



Photos of Tapeo de Cervantes, Malaga
Izgara ton fileto, tatlı patates ve karnıbahar püresi


12 Mart 2013 Salı

Sevilla'da tapas

Endülüs gezimizden birkaç restoran tavsiyesiyle devam ediyorum.




Vineria San Telmo:

Bu restoranda birkaç istisna hariç bütün yemekleri tadımlık porsiyonlarda yani tapas olarak ısmarlayabiliyorsunuz. Bu sayede birçok çeşit denemek mümkün oluyor.

Mutfağı deniz ürünleri açısından zengin ülkelerde fırsatları değerlendirmeye çalışıyoruz. O nedenle ağırlıklı olarak deniz ürünlü tapaları tercih ettik. Deniz ürünleri dışında dana, ördek ve vejetaryan seçenekleri de mevcut.

Denediğimiz ve unutamadığımız tatlardan bazıları şöyle:

Karamelize soğanlı sıcak peynir tartı (torta de Castuera): Eritilmiş peynir kıtır ekmekle beraber sunuluyor. Başlangıçlar arasından güzel bir seçim olabilir.



Photos of Vineria San Telmo, Seville
Torta de Castuera


8 Mart 2013 Cuma

İtalya hakkında kısa kısa

İtalya en sevdiğimiz tatil destinasyonlarından biri. Her bir şehri hakkında sayfalarca yazılabilir. Ama benim bu yazıda yer vermek istediğim bugüne kadarki İtalya gezilerinden aklımda yer eden restoran ve oteller hakkında kısa tavsiyeler.

1. Cinque Terre


Trattoria dal Billy:


Manarola’da tepenin sırtlarında muazzam manzaralı bir restoran. O kadar hayran kaldık ki, Cinque Terre’de kaldığımız ikinci gecede de burada yemek yedik.

Sıcak ve soğuk mezelerden oluşan 12 çeşit meze tabağı, ıstakoz ve yengeç tagliatelle tercih ettik. Özellikle deniz ürünleriyle çok uyumlu olduğunu düşündüğüm kendi üretimleri olan beyaz şaraplarından da mutlaka denemelisiniz.


Meze tabakları

5 Mart 2013 Salı

Zürih'teki küçük tatlı şeyler

Bana yedi senedir ev sahipliği yapan Zürih şehri ve bu şehri daha da güzel kılan yer ve tatlılardan birkaçıyla başlamak istiyorum.


Luxemburgerli:

Fransa'da macaron olarak bilinen bu renkli ve şirin tatlıları keşfetmem ne yazık ki biraz zaman aldı. Kaybettiğim zamanları telafi etmeye çalışıyorum fırsat buldukça. Luxemburgerli'leri Sprüngli isimli çikolatacıda bulabilirsiniz. 




Luxemburgerli